DİĞER

Milli Gazete'nin en çok okunan yazarlarından ve Milli Görüş'ün ikinci neslinin en sıkı takip edilen fikir adamlarından Abdulaziz Kıranşal, bugünkü köşesinde tam bir Erbakan Hoca pratikliği ile Müslüman liderlerin önüne 15 maddeden ibaret bir projeler silsilesi koydu. Biz bu iyimserliği ve bu projelerin mümkün olduğu inancını seviyoruz. Projelerin özellikle Tahran kısmına itirazımız var. Tahran, Suriye'de katlettiği yüzbinlerce Müslümanın hesabını çatır çatır ödemeden ve İranlı Sünnilerin haklarını teslim etmeden Müslümanların hiçbir projesinin parçası olamaz, olmamalı. Fakat bunun dışında biz

Özelde Habertürk'ün ve genelde medyanın en serinkanlı kalemlerinden Nihal Bengisu Karaca, bugünkü köşesini - daha pek çok yazar gibi - Katar krizine ayırdı. Yazının tamamında önemli detaylar olmakla birlikte hitamındaki çarpıcılığın yeri ayrı.

İsrail ile anlaştık, egemenlik haklarımızdan bir kereye mahsus vazgeçtik, tazminatı aldık, İsrail'in başkentinin Kudüs olduğunu ifade eden anlaşmayı imzaladık. Hepsine eyvallah çekeriz. Yeter ki memleket var olsun, vatan sağolsun. Ama bu mesele hala kapanmayacaksa İsrail askerlerini yargılayamayan ve cezalandıramayan mahkeme Mavi Marmara'ya binen her Türk vatandaşını 'Sınır ihlali' suçlamasıyla yargılayıp cezalandırsın da bu mesele bitsin.

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, - ki hep söylüyoruz kendisi memleketin en cevval muharrirlerinden - bugün Almanya'nın iki başlı, iki yönlü ve herkese gül dağıtan siyasetini muhteşem bir örnekle anlattı. İşte Savcı Zek'ten Ahmet Şık'a çelişkisiz gavurluğun siyaseti...

Karar yazarı ve Ortadoğu'yu kitaplardan değil sahadan tanıyan gazetecilerden Hakan Albayrak, bugünkü yazısını Katar'a yönelik uluslararası operasyona ayırdı.

Katar kriziyle ilgili bir önceki açıklamasında 'Arap liderleriyle yaptığım görüşmede radikal ideolojiye desteği kesin dedim onlar da bana Katar'ı işaret etti' diyen ve kararı öven Trump, son açıklamasıyla tarafları önce kavga ettirip terbiye eden sonra da barıştırarak kahraman olan mafya babalarını anımsattı.