'Kavga istemiyoruz ama ilk yumruğu biz atabiliriz.'
EYLEM | HABER MERKEZİ
Eylem "Bu darbecilerin duruşmaya takım elbiseli, kravatlı ve kelepçesiz katılmalarından belli. Yunanistan yan çizecek" demişti.
Öyle de oldu ve baklava-kahve gündemleri kadar sağlam "adalar" mevzusunun kapısı aralandı.
Hem de şu akıllara kazınan "en yakın tarihli"si…
Kardak!
EGE ISINIYOR
15 Temmuz'da yaşadığımız işgal girişiminin belki de kilit isimleri olan 8 darbeci halen Yunanistan'da. Kararın ardından "Geri kabul anlaşmasının iptali dahil gerekli adımların atacağı" açıklandı. Fakat bir cevap verilmesi gerekiyordu.
Kuvvet komutanları o cevabı verdi. Haftasonu Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar eşliğinde Kardak kayalıklarına çıkarma yapan komutanlar keşif gezisi yaptı ve gerginlik tırmanarak devam etti.
Kalimnos'taki (Kilimli) anma törenine katılan bir Yunan botu Akar'ı taşıyan hücum botunu engellemeye çalıştı.
Yunanistan, hücumbotta kuvvet komutanlarının olduğunu ise Türk basınından öğrendi.
YUNANİSTAN KAVGA İSTEMİYOR AMA...
Bunun üzerine dün Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos, Yunanistan Hava Kuvvetleri Komutanı Hristos Hristodulu ile Kardak'a geldi. Yunan basınına göre "21 yıl önceki kriz sırasında ölen üç Yunan askerinin anısına Ege Denizi'ne çiçek bıraktı."
Bakan Kammenos, "Biz barış istiyoruz, Ege üzerinde bir kavga veya sorun istemiyoruz fakat yolu kesilmeyen bir uçak da olmayacaktır" dedi.
Aynı gün öğle saatlerinde Türk Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bağlı 1 uçak, bölgede keşif uçuşu yaptı.
Akşam saatlerinde ise Yunan SAT komandoları bir Zodyak botla tam teçhizatlı olarak adaya yaklaştı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Savunma Bakanı aklını başına toplasın” dedi.
Ardından Yunan özel birliklerine bağlı paraşütçülerin Kardak kayalıklarına yaklaşık iki mil uzaklıktaki Psemiros ile Kos (İstanköy) adaları arasındaki bölgede atlayış yaparak gövde gösterisi gerçekleştirdi.
Bu arada Sahil Güvenlik Komutanlığı denetimlerini sürdürüyor ve zaman zaman Kardak'a bot ile yaklaşıyor.
KARDAK KRİZİ
96'da Figen Akat isimli Türk bandıralı bir geminin Kardak Kayalıkları'nda karaya oturması sonucu Türk ve Yunan kurtarma ekipleri arasında anlaşmazlık çıkmıştı.
Bu olaydan sonra Yunanistan, deniz kazasının kendi karasularında olduğunu ileri sürdü. Türkiye ise söz konusu adaların kendisine ait olduğunu belirtti. Yunanistan Ordusu, bir süre sonra doğudaki adacığa asker çıkarıp bayrak dikti. Bunun üzerine iki ülkenin deniz kuvvetleri adanın çevresinde konuşlandı. Dönemin başbakanı Tansu Çiller “O bayrak inecek, o asker gidecek” diyerek Türk Silahlı Kuvvetleri'nin savaşa hazır olduğunu belirtti ve 30 Ocak 1996 gecesi adaya asker çıkarılmasını istedi. Türk SAT ve SAS komandoları Doğu Kardak'ı kuşatmış olan Yunan donanmasının arasından geçerek hemen yandaki ikinci adaya (Batı Kardak) gece operasyonu ile çıkıp Türk bayrağını dikti.