Mücadelenin 3 hali
Kişinin 3 mücadelesi vardır; bireysel mücadele, maddi toplumsal mücadele ve manevi toplumsal mücadele.
Şimdi bu mücadeleleri İslam çerçevesinde inceleyelim.
Bireysel mücadele nedir? 'Nefsimle mücadele etmeliyim, şeytanla mücadele etmeliyim, tembelliğimle mücadele etmeliyim, öfkemi kontrol etmeliyim, ibadetlerimde daha iyi olmalıyım…' Tüm bunlar benim kendimle mücadelelerimdir.
Maddi toplumsal mücadele nedir? 'Sadece kendimi düşünmemeliyim, bir mescit yaptıralım insanların ibadetlerine faydalı olalım, çocuklarımızı eğitmemiz gerek, bir okul yaptıralım…' Bunlar maddi mücadelelerdir.
Manevi toplumsal mücadele nedir? 'İslam'ı dünyaya duyurmalıyım, insanlara Allah'ı anlatmalıyım, bu ülkedeki herkese İslam'ın gerçekte ne olduğunu göstermeliyim…'
Dava örgütleri bu manevi toplumsal mücadeleler sonucu kuruluyor. 'Hedeflerimiz somut, maddi hedefler olmayabilir. Ama mücadele etmeye hazırız. Elle tutulur sonuçlar görmüyor olabiliriz, ama sorun yok!'
Çünkü biliyoruz ki İslam'a hizmet adına yaptığımız her bir iş, herkesten önce ve en çok kendimize fayda veriyor. Başkasına fayda vermiyor olabilir çünkü bu bizim yeteneğimiz dahilinde değil. Peygamberimiz (sav) insanlığa aklınıza gelebilecek herkesten daha faydalı oldu. Ve Allah peygamberimize şunları söylemesini emretti;
"De ki: 'Allah dilemedikçe, ben kendime bile ne bir zarar, ne de fayda verme gücüne sahibim.' (...)" (Yunus/49)
Şimdi bir düşünelim. Peygamber (sav) insanlığa, yaşamış bütün insanlardan daha faydalı oldu. Ve ona emrolunan şey, Allah dilemedikçe faydalı olamayacağı idi.
Çünkü bütün faydaların sahibi Allah'tır.
İşte mü'minin tutumu da böyledir. 'Ne iyilik yaparsam yapayım, ne çaba gösterirsem göstereyim, en çok kendime faydalı olacağım.' Sadaka mı veriyorsun, aslında kendine yatırım yapıyorsun. Mescid mi yapıyorsun, okul mu yapıyorsun, her ne hayır yapıyorsan günün sonunda bu hayırların en çok fayda verdiği kişi sensin. Ve diğer kişilerin faydalandığı kısım ise bizden değil, Allah'tandır.
Önemli olan O'nun dilediğidir.
YORUM YAZ